Sayfalar

Rusça Öğrenmek İçin Beş İyi Neden

Daha önce de söylemiştim, Rusça öğrenmek zordur. İşte size bu ağır yükün altına girmek için beş neden:

1. Rusça dünyada en yaygın konuşulan dillerden biridir. CIA World Fact Book’a göre 2008 yılı itibariyle Dünya nüfusunun %2.16’sının anadili Rusça. Wikipedia ana dili Rusça olan yaklaşık 164 milyon insan ile birlikte toplam yaklaşık 278 milyon insanın Rusça konuştuğunun tahmin edildiğini söylüyor. Rusça, İngilizce, Çince ve İspanyolcadan sonra Dünya’da 4. en yaygın konuşulan dil. Rusça öğrenmek, dünya üzerinde pek çok insanla anlaşma olanağı sunar. Üstelik bu insanlar yoğun olarak Türkiye’ye yakın coğrafyalarda yaşıyorlar.

2. Rusya Türkiye ile en yoğun ticaret yapan ülkelerdendir. TÜİK verilerine göre, 2009 yılında 3.202.327.000 $ ile Türkiye’nin 8. en fazla ihracat yaptığı ülke Rusya olmuş. İthalatta ise 19.447.911.000 $’lık hacim ile ilk sırada. Dikkat edin, bu rakamlar sadece Rusya Federasyonu’na ait rakamlar, diğer Rusça konuşulan ülkeler dahil değil. Rusça öğrenmek, iş adamı veya profesyonel çalışan olarak bu önemli hacmin içinde yer alma ve başarılı olma ihtimalini artırır.

3. Rusya’dan Türkiye’ye çok sayıda turist gelmektedir. Gene TÜİK’in internet sitesinden aldığım istatistikler der ki, Emniyet verilerine göre 2009 yılında Rusya’dan toplam 2.694.733 kişi Türkiye’ye giriş yapmış. Bu rakam Almanya’dan sonra en yüksek olan. Gene bu rakama, diğer Rusça konuşan ülkeler dahil değil. Rusça öğrenmek, turizm ve ilgili hizmet alanlarında avantaj sağlar.

4. Rusya çok büyük bir kültürel birikime sahiptir. Bugüne kadar toplam 23 Nobel ödülü Rusya’ya gitmiştir. Rubinştayn, Çaykovski, Rakhmaninov, Prokiev, Şostakoviç gibi Rus klasik müzik bestecileri çok güzel eserler vermişlerdir. Dünyaca ünlü iki baleye, Bolşoy Balesi ve Marinski Balesine ev sahipliği yapar. Kandinski gibi öncü ressamlar yetiştirmiştir. Tarkovski gibi, Mikhalkov gibi büyük yönetmenlerin yer aldığı bir sineması vardır. Dünyaca ünlü edebiyatçılar (Puşkin, Tolstoy, Gogol, Dostoyevski, Lermontov, Turgenyev, Gonçarov, Pasternak, Ahmatova ...) yetiştirmiştir. Rusça öğrenmek, bu kültürden ana dilinde keyif almayı sağlar.

5. Rusya’da çok kaliteli eğitim ve bilim kurumları bulunmaktadır. Üstelik bu eğitim kurumlarında öğrenim görmenin maliyeti, aynı kalitedeki Amerika ve Avrupa kurumlarına göre oldukça düşüktür. Rusça öğrenmek, iyi bir öğrenime kapı açabilir.

Tabii beyefendiler için bütün bu nedenlerin ötesinde güzellikleri dillere destan Rus hanımefendileri ile anlaşmak tek ve en gerçek neden olabilir, bilemem...

Sen neden öğreniyorsun, diye sorarsanız, hala anlamaya çalışıyorum. Peki, sizin nedeniniz ne?

Yayın Tarihi: 10.Eylül.2010, Cuma

2 yorum:

  1. Aslına bakarsan bizim alanımızda çalışan bir mühendis için malesef Rusça çok büyük avantaj sayılmayabilir. Rusça'nın yakın zamanda daha da etkin olacağı bir dönem olabilir. Bakarsın, gün gelir Ruslara bizde birşeyler satma fırsatı buluruz belki :)

    Bunun yanında azmine hayranım, ben de herhangi bir dili (Fransızca veya İspanyolca) öğrenmek istiyorum ancak kendimde o enerjiyi bir türlü bulamıyorum.

    YanıtlaSil
  2. Bu hafta bununla ilgili uzun uzun yazarım ama Mihály Csíkszentmihályi (Polonya asıllı, boşuna sormayın, ismin okunuşuyla ilgili hiçbir fikrim yok ;)) isimli bir psikoloğun 'flow' (akış) ismini verdiği bir ruh hali var. Bu, kişinin tümüyle yaptığı işte kaybolduğu, bütün enerjisini bu işe odakladığı ruh hali. Aslında hayattan en çok keyif aldığımız zamanlar. Csíkszentmihályi'nin akış hakkındaki araştırmalarının sonucunu anlattığı bir kitabı var, adı da 'Flow'. Orada öğrendiğim ototelik diye bir kavram var. 'Oto' kendi kendine demek, malum. Telik, Yunanca 'telos'tan geliyor, amaç demekmiş. Ototelik, amacı kendisinde olan gibi bir anlama geliyor. Csíkszentmihályi, der ki, hayattan keyif almak ve başarılı olmak için yaptığımız işler, mümkün olduğu kadar ototelik olmalı. Kesinlikle aynı fikirdeyim. Rusça öğrenmek, benim için ototelik, ikincil başka bir amaca hizmet etmesine gerek yok. Günün birinde, Rusça'dan dolayı daha fazla para kazanırsam, işimde daha başarılı olursam, ne ala. Olmazsam da sorun değil. Hayran olduğunu söylediğin azmin kaynağı bu, galiba. Öbür taraftan, ortada hayran olunacak bir azim olduğundan da şüpheliyim. Yıllardır uğraşıyoruz, bir arpa boyu yol ancak gittik. ;)

    Eğer Fransızca veya İspanyolca öğrenmek, senin için ototelik olacaksa, hemen başla. Sadece sabret, büyük sonuçları kısa zamanda bekleme. İkinci yabancı dil olacak, zaten ağır bir mesain var. Çok zaman ayıramayacaksın. Zamanla yarışma, onunla arkadaş ol. Bir yandan çok hızlı geçiyor, ölümsüz değiliz, istediklerini erteleyecek kadar zamanın yok. Öbür yandan da içinde bulunduğun an, sadece içinde bulunduğun için çok değerli, çok gösterişli sonuçlar vermesi de gerekmiyor.

    YanıtlaSil

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.